Hepimiz sosyal canlılarız. İnsanlarla iletişimde olma, bağ kurmak girdiğimiz her toplulukta otomatik davranışlarımızdan biri. İş ortamında da iletişimde olmanın iş düzenini, iş arkadaşlarına olan bağlılığı, yapılacak işin kalitesini yükselttiğini söyleyebiliriz. Peki siz iş arkadaşlarınızla ne kadar vakit geçiriyorsunuz?
Yapılan son çalışmalara göre, giderek büyüyen şirketlerde çalışıyor olmak, iş arkadaşlarımızla haberleşme isteğimizi artırıyor. Bu araştırmalar, ne kadar çok iletişim halinde olursak o kadar memnuniyet hissi yaşadığımızı gösteriyor.
Nurmi ve Hinds’in (2020) global şirketlerin farklı ülkelere yayılmış çalışanlarının bağlılık ihtiyaçları üzerine yaptığı çalışma ise sorularınıza cevap olacak nitelikte.
Nurmi ve Hinds (2020), iş tasarım (work design) teorisi ve bağlılık çalışmalarını incelediklerinde; bağlılık davranışları, sosyal ilişkiler ve bunların sonuçlarıyla ilişkilerine bakarak, bağlılığı bir işin temellerinden biri olarak tanımlamışlardır. Ancak iş hayatının parçası olan bağlanma davranışlarının iş ve aile hayatında nasıl bir etkisi olduğu sorusunu cevaplamak için kolları sıvayıp araştırmaya başlamışlar.
İŞ ARKADAŞINIZA İSTEDİĞİNİZDE ULAŞABİLMEK SİZİN İÇİN NE İFADE EDİYOR?
Çalışma ortamlarının kalabalıklaşması, çalışanlar arasında haberleşme ihtiyaçlarını artırıyor. Bağlılık üzerine yapılan araştırmalar bağlılığın iş hayatının inkar dilemez bir parçası olduğunu gösteriyor. Ancak farklı bağlanma modellerinin ilişkisel, davranışsal veya psikolojik sonuçları olduğunu gösteriyor.
Araştırmacılar bağlanma davranışlarını, zamansal ve durumsal farklılıklara göre üç gruba ayırmış. İlk grup bağlanma davranışı olarak; iş arkadaşlarıyla telefon, videolu görüşme gibi araçlar kullanarak mesai saatleri içerisinde kurulan iletişim olarak tanımlamış. İkinci grup davranış yine telefon, mesajlaşma, videolu görüşme gibi yöntemleri kullanan ancak mesai saatlerinin dışında kurulan iletişim olarak tanımlamış. Üçüncü grup ise iş seyahatleri ile yüz yüze kurulan iletişim olarak tanımlamıştır. Araştırmanın sonucunda üç bağlanma davranışının da kaliteli ilişki kurmayla ilişkili olduğu ortaya konmuştur. Çalışanlar birbirleriyle iletişimde olmanın işlerini olumlu yönde etkilediklerine dair bildirimlerde bulunmuşlar ancak iş saatleri dışında haberleşmenin, kişinin özel hayatı ve iş hayatı arasındaki çizginin belirsizleştirerek kişinin iş ve aile hayatı arasında çatışmaya neden olabileceği düşünülüyor.
İletişim içinde olmadığımız bir sosyal düzen ve tabi ki çalışma ortamı düşünülemez. Uyum içinde çalışmak için tek yol diyemesek de uyum içinde çalışmanın olmazsa olmazı diyebiliriz. Yani iş hayatında başarılı ve mutlu olmak için iletişimi yüksek seviyede tutmak önemli olsa da yaratabileceği çatışmalar nedeniyle özel hayatımızı çıkmaza sokabilir. Özellikle büyük şehirlerde insanlar günün önemli bir kısmını ulaşım için harcadıktan sonra bile hala işleriyle ilgili iletişimde kalmaya devam eder. Bu sebeple insanların aileleri veya kendilerine yeteri kadar zaman ayıramamasının doğuracağı olumsuz sonuçları göz önünde bulundurmakta yarar var. Şayet birey kendine yeteri kadar zaman ayıramadığını düşünmeye başlarsa, motivasyonunda zamanla eksilme olabilir. Çatışmanın ne tarafına ağırlık verirsek, diğer tarafta olumsuz sonuçlar doğabileceği unutmamalı.
İŞ HAYATINDA KADIN OLMAK
Araştırma, günümüzde iş arkadaşlarıyla bağlantı kurmanın kadınlar için daha büyük bedelleri olabileceğini gösteriyor. Eş ve çocuk sahibi olan kadınların, mesai sonrası iş arkadaşlarıyla görüşmelerinde ve iş gezisi ziyaretlerinde düşüş olduğu görülmüş. Bu sonucun, kadınlarda iş ve aile dengesinin kurmaları beklentisinin daha yüksek olduğu için gözlemlendiği düşünülüyor. Beklentiler bu kadar yüksekken oluşabilecek çatışmaların olası olumsuz sonuçları, erkek bireylere nazaran kadınlar için daha yıkıcı olabilir. Yani kadının ailedeki yükünün paylaşılması hem kadınlardan toplumsal olarak edinilen faydanın hem de kadınların bireysel olarak başarı hissi ve iş memnuniyetinin artmasına yardımcı olacaktır.
Nurmi ve Hinds’in çalışmasında, günümüz iş dünyasının dinamiklerini anlayabilmek için bağlanma taleplerinin sonucunda ilişkimizin nasıl etkilediğini incelemiş. Sonuç olarak; iş arkadaşlarımızla iletişim kurarken seçtiğimiz yolun iş hayatında ve sosyal hayatta ki getirileri ve götürülerinin farklı olacağını söyleyebiliriz. Dengemizi bulmak ve kurmak ise bize kalmış.